7 Temmuz 2012 Cumartesi

KURUCU AŞK MİTİ -13: Bir ile İki



Sevgiliyi hem onun için hem de kendimiz için severiz. Onu severiz, çünkü onda kendi varoluşumuzun gizli gerçeğini buluruz. Öte yandan onu severiz çünkü onda, onu aşan "bir şeyler" buluruz; onu severiz çünkü onda sonsuzluğu yakalamışızdır –en azından öyle sanırız. Bu ikili yan, aşkın diyalektiğini oluşturur: Benlik, yalnızlığı içinde kendini uzun süre koruyamaz. Sevme-sevilme veya bilme-bilinme isteği kendimizden başkasını gerektirir, tek başına olamaz; aşkta yalnızlık ve birliktelik birbiriyle uyumlu bir karşıtlık oluşturur. Tagore’un dediği gibi "sevgi aynı anda hem bir, hem de iki olmak zorundadır." Aşk bize tek başımıza olduğumuzda asla mutlu olamayacağımızı söyler. Çok büyük kalabalıklar içinde de yalnızlık çekeriz. Biz ancak birlikteyken aramızda "bir şeyle geçebilecek" birisiyle ilişki içindeyken mutlu olabiliriz. Yalnızca tek başımıza yaşayacağımız bir özgürlüğün peşinde değiliz; özgürlük kadar bağımlılığı da isteriz. Bu, bütün sınırlamaları hoş karşılamada ve onları aşmada aşkın sahip olduğu çok önemli bir işlevdir; Tagor’un dediği gibi aşkta, esaret de özgürlük kadar görkemlidir. Var olmak kendinle meşgul olmak kadar "başkasıyla da birlikte olmaktır"; her kavuşma ikiyken tek olmaktır.

 Kurucu Aşk Miti dizisinin sonu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder