7 Temmuz 2012 Cumartesi

KURUCU AŞK MİTİ -7: Kozmik Yumurta


Hint mitolojisi de bize karanlık Yokluk Okyanusunun aslında bir arzu okyanusu olduğunu söylüyor; bu "karanlık hiçliğin" içinde arzunun çağrısı yankılanır: Sâtapathâ Brahmana’da (I, 6) şöyle yazar:
Doğrusu, başlangıçta her yer, deniz sularıyla kaplıydı. Sular "nasıl üretebiliriz" diye düşündüler. Aşırı derecede istediler ve sıcaklığın etkisiyle altından bir yumurta ortaya çıktı.


Muhtemelen arzuyla ısınmıştır bu ilk sular; yumurtanın kabuğu kırılır ve içinden Pracapati denen ilk yaratıcı çıkar.

Vişnu’ya tapınanlara göre ise, kozmik yumurta –altın rahim adıyla da bilinir– evrenin yaratılışı esnasında rüzgâr ile suyun yarattığı sürtünmenin sonucu olarak dünya okyanusundan çıkmıştır. Vişnu, parlak altın rengiyle hem ateşi hem de ışığı anımsatan kozmik yumurtanın içine girer ve kısa bir durgunluktan sonra yaratıcı tanrı Brahmā, Vişnu’nun göbeğinden doğar. Böylece evreninin yaratılması başlar.

Bhâgavata Purâna’da yazılanlara bakılacak olursa, bütün elementler parlayan bir yumurta üretmek için ilahi bir enerjiyle birleşirler, yumurta kozmik okyanusun sularında bin yıl boyunca kalır. Sonra Vişnu onun içine girer, yılan Şeşa’ya yaslanır ve gizemli bir uykuya dalar. Uykusunda canlıları ve cansızları yaratmayı hayal eder. Göbeğinden saf altından taç yaprakları olan, pırıl pırıl parlayan lotus büyür. Bu lotusun içinden de evrenin yaratıcı tanrısı Brahmā çıkar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder